Yeni emekli olan Dublin edebiyat öğretmeni Harriet "Harry" Wild örgü öremeyecek kadar sıra dışı olduğundan dedektif olarak bir görev üstlenir ve bu, inatçı polis oğlu Charlie'yi şaşırtır.
Kusura bakmayın yorumunuzu anlamadım.Sizi kaybedecek ne var o sözde.İngiliz dizileri güzel ama şu sıra o kadar çok İngiliz dizisi var ki.Beni sarmıyor.Jane Seymour’u Dr.Quinn and Medicine Woman dizisinde kendsinin oyunculuğunu ve dizisini sevmiştim. Ama bu olmamış Acorn tv çok fazla polisiye yapıyor.Fabrika üretimi gibi tat vermiyor.Bence ingiliz yapımı denince BBC yapımı diziler sarıyor
Şahincim, tarih seni “Kim Olduğun” ve “Neler yapabileceğin” konusunda aydınlatır, bilim sana neler olduğunu ve nedenini gösterir, edebiyat ise bunları paylaşman ve kendini ifade edebilmen için sana yollar sunar. Edebiyat, asla NEDENİ SÖYLEMEZ! SÖYLEYEMEZ! Sana bilim ile bulduğun nedeni ifade edebileceğin bir yol sağlar. Bu diziyi yazanlar açıkça cahil, ahmak ve manipülatif (insanların zaaflarını kullanarak istediklerini yaptırmaya, istediklerini düşündürmeye çalışan kötü niyetli) tipler.
Sevgili Gül,
Tarih bakanın, yazanın yada anlatanın perspektifinden değişen bir ilimdir, bakış açısı ile değişir. Evet, bu bağlamda kesinlikten söz edilemez. Ama tarihin kesin olan bir tarafı vardır; bırakılan eserler. Bu coğrafyada bizden önce yaşamış atalarımızın bıraktıkları eserlere baktığımızda onların ilmini, zekasını, gücünü görebiliyoruz. Bu da bize kim olduğumuzu ve ne kadar güçlü olduğumuzu hatırlatıyor.
Bilim tabiki yanılabilir; çünkü insanlar tarafından ortaya çıkarılıyor. İnsanda malum kusurlu bir yaratılmıştır. Ama gündelik yaşamımızda kullandığımız bilimi aslında kolayca doğrulayabilir ve buna göre kendi hayatlarımızı ve sevdiklerimizin hayatlarını güzelleştirebiliriz; yeterki biraz gayret gösterelim.
Sevgiler, selamlar.
kimsenin henuz felsefeden bahsetmemis olmasi ilginc. neden uzerine ancak felsefe ile dusunmek mumkundur. edebiyat, bu senaryo baglaminda biraz yerini asmis gibi olmus.
sevgili admin 2. sezon 9 ekim de başladı umarım 2. sezonu da hızlıca yüklersiniz
Kusura bakmayın yorumunuzu anlamadım.Sizi kaybedecek ne var o sözde.İngiliz dizileri güzel ama şu sıra o kadar çok İngiliz dizisi var ki.Beni sarmıyor.Jane Seymour’u Dr.Quinn and Medicine Woman dizisinde kendsinin oyunculuğunu ve dizisini sevmiştim. Ama bu olmamış Acorn tv çok fazla polisiye yapıyor.Fabrika üretimi gibi tat vermiyor.Bence ingiliz yapımı denince BBC yapımı diziler sarıyor
Şahincim, tarih seni “Kim Olduğun” ve “Neler yapabileceğin” konusunda aydınlatır, bilim sana neler olduğunu ve nedenini gösterir, edebiyat ise bunları paylaşman ve kendini ifade edebilmen için sana yollar sunar. Edebiyat, asla NEDENİ SÖYLEMEZ! SÖYLEYEMEZ! Sana bilim ile bulduğun nedeni ifade edebileceğin bir yol sağlar. Bu diziyi yazanlar açıkça cahil, ahmak ve manipülatif (insanların zaaflarını kullanarak istediklerini yaptırmaya, istediklerini düşündürmeye çalışan kötü niyetli) tipler.
Tarih de kesin değildir. Kimin yazdığı önemli. Bilime de yanılabilir. Dün ak dediklerine, bugün Kara diyorlar. Her konuda maniple ediliyoruz
Sevgili Gül,
Tarih bakanın, yazanın yada anlatanın perspektifinden değişen bir ilimdir, bakış açısı ile değişir. Evet, bu bağlamda kesinlikten söz edilemez. Ama tarihin kesin olan bir tarafı vardır; bırakılan eserler. Bu coğrafyada bizden önce yaşamış atalarımızın bıraktıkları eserlere baktığımızda onların ilmini, zekasını, gücünü görebiliyoruz. Bu da bize kim olduğumuzu ve ne kadar güçlü olduğumuzu hatırlatıyor.
Bilim tabiki yanılabilir; çünkü insanlar tarafından ortaya çıkarılıyor. İnsanda malum kusurlu bir yaratılmıştır. Ama gündelik yaşamımızda kullandığımız bilimi aslında kolayca doğrulayabilir ve buna göre kendi hayatlarımızı ve sevdiklerimizin hayatlarını güzelleştirebiliriz; yeterki biraz gayret gösterelim.
Sevgiler, selamlar.
kimsenin henuz felsefeden bahsetmemis olmasi ilginc. neden uzerine ancak felsefe ile dusunmek mumkundur. edebiyat, bu senaryo baglaminda biraz yerini asmis gibi olmus.
izleyin güzel başlıyor :))