Dizi çok hoş. Beğendim. Çeviri de güzel. Emeğinize sağlık Ludgate. Fakat şu “bye” kelimesi dikkatimi çekti. Türkçe’de ayrılan kişi “hoşçakal” der, uğurlayan kişi de “güle güle” der. Bu hatayı başka çevirmenlerde de gördüm. 02:53’te köpekle vedalaşırken “güle güle Don” diyor. 03:23’te de annesiyle vedalaşırken “güle güle anne” diyor. Oysa ayrılan kendisi, köpek ya da anne değil. “Hoşçakal Don” ve “hoşçakal anne” şeklinde olması gerekirdi diye düşünüyorum. Bu “ufacık” hata dışında gayet başarılı.
Bölüm Özeti & Çeviri Notları çok açıklayıcı^^. Kastrasyon ne aga? Rip Van Winkle’ı ise değil yaşamımda, dizide bile hiç duymadım.
Ludgate kendine daha iyi davran bence^^. Bu kadar yorma kendini, tamam çok nefis iş çıkarıyorsun ama yaşamda biraz pragmatik olmak o kadar da zararlı değil..ama biraz^^.
EK: “Biraz” sözcüğü ne kaar nefismiş, yeni farkettim, “Halbuki” sözcüğü gibi.
Siegfried kahvaltı sahnesinde James’ten bu isimle bahsettiği için belirttim. Dizide duymadığınız bir şeyi not düşebilmem mümkün değil :)
Yorumunuz için teşekkürler. Tavsiyenizi göz önünde bulunduracağımdan emin olabilirsiniz^^
Burdizo pensi olarak gecen kastrasyon isleminde kullanılır yanı testislerin ezilerek işlevsiz hale getirilmesi işlemidir olay biraz mesleki gereklilik gerektirdiği için çevirmenin bilme ihtimali düşük ama yinede burdixo seklınde açıklaması gayet iyi
1. Başlangıçtaki İskoç aksanı çokzeidi ama öyle devam etmiyor ne yazık.
2. Dizinin adında Big yerine Great kullanılması sanıyorum bize bir gönderme..Aristo büyüksün^^.
ÖZET: Zevkle izledim, güzel ve farklı bir İngiliz draması.
Dizi 1937de Glasgow’da başlıyor fakat bir kaç saniye sonra sokakta hulalop çeviren çocuk görüyoruz. Oysa ki hulahoplar 1950lerin sonlarına doğru ortaya çıkmıştı. İlk bölüm olarak dizide gördüğüm tek hata buydu. Bunun haricinde gerçekten güzel yerler,manzaralar ve karakterler gördüm. Diziyi izlerken sizi içine alıp kendinizi geçmişe götürebiliyorsunuz.
Ailenizle birlikte izleyebileceğiniz hoş ve tatlı bir dizi olmuş.
At tırnağında apsenin yerini bulmak için önce adamın verdiği tırnak pensi ile sıkması lazımdı. Soğuk kanlı atlar acıyı her zaman göstermez. Sonra bıçakla dalsaydı iyiydi. Ayrıca iyit ve terebentinden sonra sarsa iyiydi. Zira çamura basacak yine cerahat toplar. Ahaha izlemesi keyifliydi.
“Kökeni tam olarak bilinmemekle birlikte dünyanın çeşitli bölgelerinde antik çağlardan beri oynanır. Adını Hawaii’deki hula dansından alır. Bu dansta hulahoop çevirmeye benzer bel kıvırma hareketleri vardır. 1950’lerde Avustralyalı iş adamı Alex Tolmer o zamanlar yeni bir malzeme olan plastikten üretip ticari hale getiren ilk kişidir.” Kaynak: Wikipedia. Yani diyor ki, 1937 ve çok çok öncesinde hulahoop vardı.
Eski zamanları anlatan diziler her zaman ilgimi çekmiştir. Bu diziyi de beğeneceğimi umarak izlemeye başlıyorum. İlk bölümü izledikten sonra tekrar bir yorum yapacağım.
Popüler Yorumlar
Değiştirmek için dönmem gereken bir kısımdı ama kontrol ederken kaçırmışım. Belirttiğiniz için çok teşekkürler. Kesinlikle ambar değil :)
Şu dizilerde gerçeklik aramaktan vazgeçin artık rica ediyorum.
Tüm Yorumlar
Huzur bulabildiğim nadir dizi merhaba sana..
Çocukluğumda izlediğim dizilerin lezzettinde…
Bitirdikten sonra yazmak istedim. Sıcacık samimi iyileştiren harika bi dizi. On numara yüzlerce yıldız
İZLE güzel.
Dizi çok hoş. Beğendim. Çeviri de güzel. Emeğinize sağlık Ludgate. Fakat şu “bye” kelimesi dikkatimi çekti. Türkçe’de ayrılan kişi “hoşçakal” der, uğurlayan kişi de “güle güle” der. Bu hatayı başka çevirmenlerde de gördüm. 02:53’te köpekle vedalaşırken “güle güle Don” diyor. 03:23’te de annesiyle vedalaşırken “güle güle anne” diyor. Oysa ayrılan kendisi, köpek ya da anne değil. “Hoşçakal Don” ve “hoşçakal anne” şeklinde olması gerekirdi diye düşünüyorum. Bu “ufacık” hata dışında gayet başarılı.
Dock kelimesini nasıl ambar diye çevirdiniz anlamadım, hele de Glasgow gibi tersaneleriyle ünlü bir şehir için.
Değiştirmek için dönmem gereken bir kısımdı ama kontrol ederken kaçırmışım. Belirttiğiniz için çok teşekkürler. Kesinlikle ambar değil :)
Bölüm Özeti & Çeviri Notları çok açıklayıcı^^. Kastrasyon ne aga? Rip Van Winkle’ı ise değil yaşamımda, dizide bile hiç duymadım.
Ludgate kendine daha iyi davran bence^^. Bu kadar yorma kendini, tamam çok nefis iş çıkarıyorsun ama yaşamda biraz pragmatik olmak o kadar da zararlı değil..ama biraz^^.
EK: “Biraz” sözcüğü ne kaar nefismiş, yeni farkettim, “Halbuki” sözcüğü gibi.
Siegfried kahvaltı sahnesinde James’ten bu isimle bahsettiği için belirttim. Dizide duymadığınız bir şeyi not düşebilmem mümkün değil :)
Yorumunuz için teşekkürler. Tavsiyenizi göz önünde bulunduracağımdan emin olabilirsiniz^^
Burdizo pensi olarak gecen kastrasyon isleminde kullanılır yanı testislerin ezilerek işlevsiz hale getirilmesi işlemidir olay biraz mesleki gereklilik gerektirdiği için çevirmenin bilme ihtimali düşük ama yinede burdixo seklınde açıklaması gayet iyi
1. Başlangıçtaki İskoç aksanı çokzeidi ama öyle devam etmiyor ne yazık.
2. Dizinin adında Big yerine Great kullanılması sanıyorum bize bir gönderme..Aristo büyüksün^^.
ÖZET: Zevkle izledim, güzel ve farklı bir İngiliz draması.
Dizi 1937de Glasgow’da başlıyor fakat bir kaç saniye sonra sokakta hulalop çeviren çocuk görüyoruz. Oysa ki hulahoplar 1950lerin sonlarına doğru ortaya çıkmıştı. İlk bölüm olarak dizide gördüğüm tek hata buydu. Bunun haricinde gerçekten güzel yerler,manzaralar ve karakterler gördüm. Diziyi izlerken sizi içine alıp kendinizi geçmişe götürebiliyorsunuz.
Ailenizle birlikte izleyebileceğiniz hoş ve tatlı bir dizi olmuş.
Şu dizilerde gerçeklik aramaktan vazgeçin artık rica ediyorum.
At tırnağında apsenin yerini bulmak için önce adamın verdiği tırnak pensi ile sıkması lazımdı. Soğuk kanlı atlar acıyı her zaman göstermez. Sonra bıçakla dalsaydı iyiydi. Ayrıca iyit ve terebentinden sonra sarsa iyiydi. Zira çamura basacak yine cerahat toplar. Ahaha izlemesi keyifliydi.
“Kökeni tam olarak bilinmemekle birlikte dünyanın çeşitli bölgelerinde antik çağlardan beri oynanır. Adını Hawaii’deki hula dansından alır. Bu dansta hulahoop çevirmeye benzer bel kıvırma hareketleri vardır. 1950’lerde Avustralyalı iş adamı Alex Tolmer o zamanlar yeni bir malzeme olan plastikten üretip ticari hale getiren ilk kişidir.” Kaynak: Wikipedia. Yani diyor ki, 1937 ve çok çok öncesinde hulahoop vardı.
Eski zamanları anlatan diziler her zaman ilgimi çekmiştir. Bu diziyi de beğeneceğimi umarak izlemeye başlıyorum. İlk bölümü izledikten sonra tekrar bir yorum yapacağım.